Öğretmenler, öğrencilere nasıl not verecekler? Salgın nedeniyle uzaktan eğitim sürecinin uzatılmasıyla birlikte Milli Eğitim Bakanlığı, ölçme değerlendirme sürecinin yüz yüze sınavlar, performans çalışmaları, derse hazırlık, devam ve aktif katılım notlarıyla gerçekleştirileceğini duyurdu. Ancak bu durum, öğretmenler arasında not girişi konusunda kafa karışıklığına neden oldu. Özellikle yüz yüze sınavların kaldırılmasıyla birlikte ölçme değerlendirme sürecinin yönetimi daha zor hale geldi. Milli Eğitim Bakanlığı'nın açıklamasına göre, ilkokul ve ortaokullarda not belirleme ölçütü olarak yüz yüze eğitime, EBA TV etkinliklerine ve canlı derslere katılım değerlendirilerek katılım puanları oluşturulacak.

Ancak buradan ortaya çıkan bir soru var: Yalnızca EBA TV üzerinden eğitim alan ve zorunlu devamsızlık olmadığı bir dönemde salgın endişesiyle eğitimlerine devam eden öğrencilerin durumu nasıl değerlendirilecek? Öğretmenler, bu öğrencilerin performansını nasıl ölçecekler?

Ayrıca, bazı derslerin yüz yüze sınavlarının yapıldığı dönemde, sınav sonuçlarının ölçme değerlendirmede kullanılacağı belirtilmişti. Ancak sınavlara katılan öğrencilerin sayısı ve hangi derslere ait oldukları bile farklılık gösterirken, sınavlara katılamayan veya belirli nedenlerle aynı sınavlara giremeyen öğrenciler arasında eşitlik sorunu ortaya çıkmaktaydı.

Öğretmenler, öğrencilere nasıl not verecekler? Salgın nedeniyle uzaktan eğitim sürecinin uzatılmasıyla birlikte Milli Eğitim Bakanlığı, ölçme değerlendirme sürecinin yüz yüze sınavlar, performans çalışmaları, derse hazırlık, devam ve aktif katılım notlarıyla gerçekleştirileceğini duyurdu. Ancak bu durum, öğretmenler arasında not girişi konusunda kafa karışıklığına neden oldu. Özellikle yüz yüze sınavların kaldırılmasıyla birlikte ölçme değerlendirme sürecinin yönetimi daha zor hale geldi. Milli Eğitim Bakanlığı'nın açıklamasına göre, ilkokul ve ortaokullarda not belirleme ölçütü olarak yüz yüze eğitime, EBA TV etkinliklerine ve canlı derslere katılım değerlendirilerek katılım puanları oluşturulacak.

Ancak buradan ortaya çıkan bir soru var: Yalnızca EBA TV üzerinden eğitim alan ve zorunlu devamsızlık olmadığı bir dönemde salgın endişesiyle eğitimlerine devam eden öğrencilerin durumu nasıl değerlendirilecek? Öğretmenler, bu öğrencilerin performansını nasıl ölçecekler?

Ayrıca, bazı derslerin yüz yüze sınavlarının yapıldığı dönemde, sınav sonuçlarının ölçme değerlendirmede kullanılacağı belirtilmişti. Ancak sınavlara katılan öğrencilerin sayısı ve hangi derslere ait oldukları bile farklılık gösterirken, sınavlara katılamayan veya belirli nedenlerle aynı sınavlara giremeyen öğrenciler arasında eşitlik sorunu ortaya çıkmaktaydı.

Örneğin, yüz yüze sınavdan 80, ders katılımından ise iki kez 100 alan bir öğrencinin notları üçe bölünecek ve genel not ortalaması 93 olacaktı. Ancak herhangi bir nedenle yüz yüze sınava katılamayan bir öğrencinin sınav notu boş bırakılacak ve sadece ders katılım puanı verilecekti, dersin kaç saat görüldüğüne orantılı olarak. Bu durumda, yüz yüze sınava katılan bir öğrencinin not ortalamasının daha düşük olmasının tek sebebi, sınavlara katılmış olması mı olacaktı? Ayrıca merkezi sınav sistemlerinde öğrencilerin kademelere göre genel not ortalamalarının puanlarına etki ettiği düşünüldüğünde, bu adaletsizlik nasıl giderilecekti?

Tüm bu sorular, öğretmenlerin ve diğer eğitim paydaşlarının zihninde büyük bir soru işareti oluştururken, Milli Eğitim Bakanlığı 14 Ocak 2021 tarihinde aldığı bir kararla ilkokul 4. sınıf ve ortaokul öğrencilerinin yüz yüze sınav puanlarının değerlendirmeye alınmayacağını duyurdu. Ancak velilerin isteği ve 21 Ocak 2021 tarihine kadar başvuruda bulunmaları halinde yüz yüze sınav notlarının değerlendirileceği belirtildi.

Bununla birlikte, hala ders içi katılım puanlarının nasıl ölçüleceği konusu belirsizliğini korumaktadır. Bazı öğretmenler herkese tam puan vereceğini belirtirken, bazıları canlı derslere katılımı ön planda tutacaklarını, diğerleri ise orta bir yaklaşımla eşit bir puanlama yapacaklarını dile getirmektedir.

Milli Eğitim Bakanlığı, yüz yüze eğitim ve not değerlendirmesi konularında olduğu gibi bu konuda da öğretmenleri ve diğer eğitim paydaşlarını aydınlatmalı ve adil bir değerlendirme sürecinin oluşturulması için gerekli adımları atmalıdır.